29 Eylül 2015 Salı

Reinhard Zich, think his artworks are like his children to develop and to ensure perfection for the sake of them..

I met an Austrian artist/actor Reinhard Zich, living in İstanbul; I visited his showroom in a nice historic house in Moda. "Between The Lines" was the name of his catalogue. I think his works exceeds the limits of the lines..

What do you think  about the contemporary art works  in Turkey and in theworld?
Turkey has a very young modern art scene which provides contemporary impulses to the art giving it vibrancy and soul. Worldwide there are so many different new experimentations in new art that it is a challenge to do something new. 


My inspiration source is based on a reflection of the experiences, challenges and opportunities and hence provides an authentic artistic synthesis. I choose Istanbul to live mostly, because it gives me a lot of new inspiration for my art work and new impulses, contexts, cultures and people.


"Logical Consequences", acryl, high polish gilding, pure gold 24 karat, on canvas, 120x150 cm, 2013
Tell me about pls. your solo expo in your Studio.. What is the concept? What kind of materials and technics do you use to create your paintings?

The concept to have my own shoowroom very close to my atelier is that my clients can come and see how I work and they can see also my finished work and can also directly acquire my artwork.

There are different types and technics of gold gilding. I use normaly the high- polish gilding and the polish-poliment gilding, oil paints fusing the traditional methods with new materials, colorwise artist acrylics.

"Authentic Chic" acryl, high polish-poliment gilding,
platinum gold 23.75 karat, on canvas, 70x90 cm. 2015
What is the "happiness" for you? Does the art do you happy?
Happiness is a big word. But I am happy when I am in the nature and when I can see the sun and the moon, the sea and the mountains and the animals which are living in the nature. I am happy when i receive love  and when I can give love.I am happy when I understand in a meditation that I am and all we are unique, I am happy when I hold a child in my armes, especially when it is crying and it needs consolation. I am happy when I feel free, when I can act and show what I feel, express myself openly.

Of course also my art works makes me very happy.. When I wake up in the morning my first thoughts are how I will continue today with my artwork. They are like my children that I want to develop and ensure perfection for the sake of them.

What is the "success" for you?
Succes is when finally I complete my art work how I envisaged it that it should look like and when people and my clients love my artworks. Then I am ready for the next challenge seek the opportunity to paint a new.

Why and when did you choose İstanbul to live in? And speciallly Moda?
Moda I chose as a base due to the active arts scene and its authenticity, its very liberal very close to the sea and many other artist are living here, so you may say an ideal basis for new emergening art.

How do you describe İstanbul with your five senses? As a smell, a view, a touch, a flavour and a sound?
I like the smell of the sea with a slight breeze wind that brings all different smells of Istanbul together. I like the view from Bostancı to the four princess Islands.

Istanbul is touching me because the people are so friendly and and they try to give their best when I need help. I enjoy to eat fresh fish in Istanbul. I always buy it at the fish market, prepare it so it stays authentic. There are so many sounds but one that stands out to me is ships signals are tooting and seagulls are screeching in the background, the fusion of nature and technology, freedom and structure. When the musicians on the ships play their instruments typical turkish songs.


 "Promising Darkness" 125x250cm, acryl, gold oil pastel,
platin gold 23,75 karat, on canvas.    This is the half of the picture.. :))) 
To see the whole picture you have to go on 13 & 14 Octobre between 16.00 - 19.00 t
Reinhard Zich's showroom  (adress: Halis Efendi Sok. No.4 Moda Kadıköy İstanbul)




When will be yout next presentation?
My new contemporary art creation "Promising Darkness " will be presented in few days..

It is not only a creation but a message to the world. Dedicated to all victims from the past over the presence to the future. 

You will be captivated and overwhelmed with emotions by the words which are written in the uneasy red triangle...


Reinhard Zich was born in Vienna in 1961. His early life was heavily influenced by his mother who instilled in the young Reinhard a sense of creativity, and passion for the arts. 

Upon compleation of his acting training he moved to Rome in 1985 where he preformed in both stage and screen. His movie appearances included also "La vita e bella" and "Karol", a Pope who remained a man. While living in Berlin in 2005 he began to paint. His unique technique involves a combination of acrylic and gold leaf. He has recieved many private commissions from Rome, Hamburg, Berlin, Vienna and Brussels.

He has played parts in the movies "Çanakkale Savaşı 1915" and "8 Saniye" under the direction of Ömer Faruk Sorak. He has opened his first showroom in the Kadıköy/Moda area of the city. The works in this exhibition are the first offering of an unique artist.

18 Eylül 2015 Cuma

Esra Kizir Gökçen'in Metamorph-Trick Sergisi Amsterdam'dan sonra şimdi Ankara'da..




Esra Kizir Gökçen “METAMORPH-TRICK” serisi çalışmalarını 28 Ekim – 8 Kasım 2015 tarihlerinde Ankara Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’nde sergileyecek. Bu seriye ait işlerinin bir kısmını 2014’de  Amsterdam’da Artps&CoWindow Gallery’de sergilemişti.

Yaklaşık üç yıldır bu proje üzerinde çalıştığını söyleyen Esra Kizir Gökçen, Metamorph-Trick serisini heyecanla üretmeye devam ediyor.. Bu konseptin ana felsefesinden hareketle farklı bir projesi daha varmış. İzliyoruz..

Ankara’daki sergide, tuval ve kağıt üzerine karışık teknik, akrilik, yağlı boya, mürekkep, desen, baskı-resim ve exlibris çalışmalarından oluşan 26 eser yer alacak. 

"Olmuş bitmiş derken yeni başlıyor,  ezberleri altüst eden yeni bilgiler yeni algılar yaratıyor ve bir sonraki  öncekini geçersiz kılıyor. Olaylar, nesneler parçalara ayrılıyor ve tekrar biraya geldiğinde farklı bağlantılarla başka bir şekilde kaynaşıyor. 

Metamorfik nesneler bazen bir boşlukta bazen değişime uğramış bir zeminde,  düşsel bir uzay zaman oyunu içinde resim veriyor.  Bu nasıl bir oyun ki,  kuralları değişerek devam ediyor durmaksızın. Yaşam katmanlarında her şey gerçekleşme anındakinden farklı.  Geçmiş ve gelecek sürekli başkalaşmakta, zamanın akışı algılarımızı sürekli yanıltmakta ve bu hilebaz oyunlar, öngörüleri boşa çıkartmakta. 

Geçmişe dair izler ve bunlar üzerine düşünceler, gelecek tahminleri ve hayaller, hepsi  farklı katmanlar oluşturuyor, dönüşüm kaçınılmaz görünüyor. Her biri iç içe geçmiş,  genel geçer kayıtların ötesinde başkalaşmış renkler ve çizgilerin oyunu.."

Esra Kizir Gökçen'in göstermek istediği, “Metamorph-Trick” de kullandığı çağrışımlar başkalaşımı vurgulamakla birlikte parçalanmış kişilik ve hayatların aynı şekilde tekrar oluşmasının imkânsızlığı.. O, kültürel ve sosyal oluşumların da aynı karakteri taşıdığını,  bugünün algı ve yorumuyla çoğalarak başkalaştığını, yeni yaşam formlarına dönüştüğünü düşünüyor. 

Bu yaklaşımla kurguladığı kompozisyonlarında, figürler bu dünya canlılarının uzuvlarına sahip olsalar da parçalanmış ve sonra yanlış birleşmiş yaratıklar gibi.. Mekânsal unsurlar da parçalanmış ve başka bir dünya yaratırcasına birleşmişler. 

Çalışmalarında kullandığı bulutlar, ağaçlar, kökler gibi doğayı sembolize eden detaylarla doğaya olan sorumluluğumuza dikkat çekiyor. Bulut ve ağaç, suyun, dolayısıyla da yaşamın döngüsünü ve geçmişten geleceğe sürekliliği anlatıyor.

Doğduğu ve yaşadığı çok katmanlı  Anadolu coğrafyasının tarihsel ve kültürel  birikimlerinden de ilham alan ressamın çizgilerindeki yuvarlak hatlar ve sembollerde kaligrafi ve minyatür gibi klasik Türk resim sanatının etkileri göze çarpıyor.

Serginin konseptinden bahsedebilir misiniz?
Bu projeyle anlatmak istediğim temel düşünce değişimin hem gerçekleştiği zamanda hem de şimdiye ve sonraya dönüşerek durmaksızın devam ettiğidir. Zaman ve mekânın koşulları her şeyi başkalaşıma uğratıyor.  Dolayısıyla olay ve olgular gerçekleştiği andakinden farklı yansıyor şimdiki algılarımıza. Yani zamanda olay ve olgular hareket halindedir  ve zaman sınırlı algımıza  oyunlar oynar. Yeni bilgiler yeni algılar yaratır. Kurallar zamana ve mekana göre sürekli değişerek devam eder. Belleğimiz ve beynimizin herşeyi anlamlandırma çabaları sonucunda yeni imajlar yaratırız. 

Çalışmalarımda olayları, nesneleri parçalara ayırıyor ve tekrar biraya getirerek farklı bağlantılarla başka bir şekilde kaynaştırıyorum, böylece yeni şeyler yaratıyorum. İnsan belleğinin ve algısının çalışma biçimini kendi imgelemimde örnekleyerek anlatmaya çalışıyorum.

Metamorfik/başkalaşıma uğramış nesneler bazen bir boşlukta, bazen değişime uğramış bir zeminde…Bu zamanın bellekteki dönüşüm oyunu. Figürlerim  bu dünya canlılarına benzeseler de parçalanmış ve sonra yanlış birleşmiş yaratıklar gibiler. Resimlerimdeki mekânsal unsurlar da aynı şekilde parçalanmış ve başka bir dünya yaratırcasına birleşmiş haldeler. Çağrışımlarım başkalaşımı vurguluyor. Aynı zamanda parçalanmış kişilik ve hayatların da önceki hali gibi tekrar oluşmasının imkânsızlığını anlatıyor. Sanki “aynı nehirde iki kez yıkanılmaz” önermesini hatırlatır gibi...  Her an yeni bir andır ve insan algısının bu zaman döngüsü oyunlarıyla bir hayli kafası karışıyor.

Serginin başlığı Metamorph-Trick sizin için ne anlam ifade ediyor ve işlerinizin bu başlıkla ilişkisini açıklar mısınız?
Projemin adı, yaşamın akışı içinde gerçekleşen olay ve olguları  aslında bizlerin sınırlı algımız ve hayal gücümüzle dönüşüme uğratmamıza dayanıyor. Bu durumu duyularımızın bize oynadığı bir oyun olarak konumlandırmamla ilgili. İşlerimin her birinde bunu destekleyen aldatmacalı fantastik yaratıkları, hem insanı hem de diğer çevresel ögeleri görebilirsiniz.  Örnek olarak “Dilemma” kente göç eden bireyin ikilemi ve doğal yaşamındaki kayıtlarını, geçmişe dair anılarını dahi nasıl kuraklaştırdığımıza dikkat çekiyor...“İçindeki yol” ise kentli insanın hayallerinin, iç dünyasının nasıl betonlaştığını resmetmektedir. İşlerimde göz imajını özellikle vurguluyorum, beş duyumuzu simgeliyor, algımızın sınırlılığını ve tek yönlülüğünü anlatıyor.  

Günümüzdeki keşmekeşin zamana ve mekâna sığamama, dolayısıyla daha çok tüketme ve daha tatminsiz olma paradoksunun bizleri ittiği melankolik nostaljiyianlatan “Anı” adlı çalışmamda salıncak sembolü var. Gelgitlerimize ve çocukluğun sınırları içindeki engellerimize dahi özleyişi hüzünle anlatıyor.

Kültürel ve sosyal oluşumların da aynı karakteri taşıdığı,  bugünün algı ve yorumuyla çoğalarak başkalaştığı, yeni yaşam formlarına dönüştüğünü söyleyeek ne demek istediniz?
Burada kastettiğim geçmiş kültürel birikimler üzerine bugünü oluşturuyor olmamız. Yani belleğimizde birikenlerle bugünü yaşıyoruz ve geleceği inşa ediyoruz. Dolayısıyla birbirinden bağımsız oluşmuyor, geçmişte nasıl oluşmuşsa katlanarak, birbirini etkileyerek yeni enerjiler ortaya çıkıyor ve artarak devam eden bu güçten ilham alarak ilerliyoruz geleceğe. Yaşama gücümüzü ve umutlarımızı bu enerjiden alıyoruz, doğru, yanlış nasıl algılıyor ve değerlendiriyorsak. Tüm zamanlar için geçerli bir yöntem, ortak bakış açısı olması sebebiyle aynı karakteri taşıyor. Bu yaklaşımım,  işlerimde  geçmiş, bugün,  gelecek bir arada  yani  zamansız durumu vurgulamak için seçtiğim bir yol bu.